5 Mayıs 2016 Perşembe

ANAOKULU GEREKLİLİĞİ VE SEÇİMİ


Dün kucağınıza aldığınız minik bebeğiniz artık büyüdü. Anne olarak ev ortamında ve şehir hayatı içinde sunabildiklerinizin yetersiz olduğunu düşünüyorsunuz. Onun için en doğru kararı vermek istiyorsunuz. Ama kafanızda onlarca soru..
Belki hepsinin cevabı olmayacak ama size yol gösterecek bir röportajı paylaşmak istiyorum. Yapa Çekmeköy Anaokulu psikolojik danışmanı PINAR EZGİN sorularıma uzman gözü ile cevap verdi..

Yuvanın çocuk gelişimi üzerine etkileri nelerdir? En ideal yuvaya başlama yaşı ne olmalı? 

0-2 yaşları arasında anne ile kurulan güvenli bağlanmanın arkasından çocuğun yuvaya başlaması öncelikle onun gelişim alanlarını olumlu yönde etkilemektedir.6 yaşından önce kazanılması gereken bir çok gelişim alanı davranışı bu yıllar için önemli yer tutar. Zihinsel süreçleri gün içinde devamlı uyarılırken, grup içinde arkadaşlık ilişkilerinin getirdikleri ile de  sosyal ve duygusal olarak gelişim gösterecektir. Çevresiyle kuracağı bu etkileşim ile  de dil gelişimi desteklenmiş olacaktır. Edinilen bilgilerin bu dönemde kolay öğrenildiği ve aynı zamanda kalıcı olduğu da unutulmamalıdır. Erken çocukluk eğitimi alan çocukların böyle bir eğitim almayanlara oranla ilkokulda daha uyumlu oldukları gözlemlenmektedir.   En büyük faydalarından biri de sosyalleşmedir. Çünkü, çocuklar problem çözmeyi, paylaşmayı da burada öğrenirler. Çocukların İdeal yuvaya başlama yaşı ise  çocuğun hazırbulunuşluluğu yani  fiziksel ve ruhsal olarak hazır olması ile ilgilidir. 2.5  yaşından itibaren  başlanabilir. Elbetteki hemen  uzun süreli olarak değil oyun grubu denilen haftada iki- üç  yarım gün ile başlayıp başlayıp kademeli olarak süreyi artırmak çocuğun alışma sürecini kolaylaştırır.

Yuva seçiminde aileler nelere dikkat etmeliler? Önemli kriterler neler olmalı? 

Seçeceğiniz kurumun fiziksel özelliklerinden önce  eğitim sistemi, uygulanan program, eğitimci kadrosu, güvenilirliği ve ulaşılabilirliği önem taşımaktadır.  Kreşte çalışan personelin tamamı hakkında bilgi almaya çalışmak gerekmektedir.  Kreş kurucu-yöneticilerinin deneyimli olması önemlidir.Bir psikolog veya psikolojik danışman  olmalı, hem öğrencilere hem de  velilere danışmanlık hizmetleri verilebilmelidir.

Bu yaş döneminde oyun öğrenme için büyük önem taşımaktadır. Oyunu eğitimine entegre etmiş, sanat ve spor faaliyetleri için alan ve zaman ayırmaları dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli konudur. Konuların işlenmesinde izlenen metoda  yeteri kadar gezi - gözlem, inceleme ve deneylere ağırlık verilmelidir. Öğrencilerin sık sık oyun oynamak ve  temiz hava alabilecekleri geniz ve yeşil bir bahçesi olmalıdır. Doğal yaşama önem vermeli, öğrenciler bahçesinde bir yandan tavşanları severken, bir yandan kümesten  tavukların yumurtasını da toplayabilmelidir.
Verilen eğitime branş dersleri eşlik etmeli  , ( müzik, resim, jimnastik, folklor, bale, yüzme, drama, seramik, satranç vb.) ve bu dersler alanlarında uzman öğretmenler tarafından verilmelidir.
Eğitim sisteminden sonra fiziksel şartlarda dikkat edilmesi gereken binanın  yemekhane, yatakhane, oyun odası gibi bölümleri ayrılmış mı , bahçesi hangi şartlarda, yeteri kadar ışık alıyor mu, ortam ısısı uygun mu, içeride rutubet kokusu var mı hijyen koşulları yeterli mi gibi soruların yanıtlarıdır.

Çocuğu ilk defa yuvaya başlayacak ailelere önerileriniz neler? Alıştırma sürecinde nelere dikkat etmeliler? 

Çocuklara mutlaka başlamadan önce okulun nasıl bir yer olduğu konusunda sağlıklı bilgiler doğru verilmelidir. Her aşamayı, her şeyi önceden anlatmak, neler bekleyeceğini bilmesi çocukları rahatlatmaktadır. Çocuğunuzn ve sizin stresli olmadığı bir dönemi seçmeli, hastalık döneminde başlatmamalılar. İlk haftasında anne-baba  ya da  bakım verenin çocukla birlikte gitmesi, güven sağlayana kadar okul binasında olduğunu hissettirmesi faydalı olacktır.

Çocuk yuvaya gitmek istemiyorsa aile neler yapmalı? 

         Öğretmeni ile diyaloga geçmek, okul psikoloğundan yardım almak, alınan kararları tutarlı bir şekilde uygulamak kıymetlidir. Çocuğun gitmek istememesindeki temel neden düşünülmeli ve çalışmalar bu yönde ilerlemelidir.
Yuvaya başlanan ilk aylar çocuklar çok sık hasta oluyor,bu durum da ailelerin çocuklarını yuvadan geri çekmeleri için bir sebep oluyor. Bu süreçte ailelere neler önerirsiniz?  

Kanada da yapılan ve Archivesf  Pediatrics& Adolescent Medicine isimli tıp dergisinde yapılan bir araştırmaya göre kreşe gönderilen çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonları görülmekte olduğunu ancak ilkokul çağına geldiklerinde kreşe gitmeyen çocukların daha sık hastalandıkları görülmüştür. Ayrıca erken yaşta enfeksiyonla karşılaşan çocukların ileri yaşlarda bir çok hastlığa yakalanma riskini de azalttığı ortaya çıkmıştır. Çocuğun kendi kendine bir takım hastalıkları geçirmesi gerekir. Kendi enfeksiyon kütüphanesi ve kendi repertuvarını oluşturması gerektiği mesajı da bu araştırmada çıkmaktadır. Aileler doktorlarının önerilerini uygulayıp, beslenmelerini kuvvetlendirerek çocuklarını nekahat döneminden sonra okula geri yollamalıdır.

Eklemek istediğiniz başka bir bilgi var mı? 

         Yukarıda saydıklarımın dışında belki de en önemlisi çocuğunuzun günün sonunda okuldan mutlu, keyif almış olarak çıkmasıdır. Ertesi günün heyecanı ve merakı ile eve gelmesiidir.




3 Mayıs 2016 Salı

Başlamak

BAŞLAMAK..

Hayatta en sevdiği birinci şey okumak, ikincisi ise yazmak olan bir annenin deneyimleri.. Gözlemleri.. Ve elbette okudukları..
Kızım okur-yazar oldu ve sonunda ben de bir blog açmayı başardım. Belki de hamilelikle birlikte başlayan 8 yıllık annelik serüvenime bir blog eklemek için en uygun zaman.
Başlamak mı bitirmenin yarısı olan yoksa bitirmeden başlayamaz mı insan? Kafamda bir sürü sayfalar varken bir türlü başlayamamam herhalde bitirmeden başlamayanlar kafilesinden olduğuma delalet ediyor..
Bu ilk yazı, ilk paylaşım..
Başlıkta anne varsa her paylaşım onun gözünden mi olacak? Bilmem.. İçinde birden çok kişi varken pek mümkün değil tek gözden görmek, yaşamak.. Bir bakmışsın saçı süpürge bir anne, bir bakmışsın yalnızca kendisi için var olan bir kadın.. Bazen her şey çok sade, bazense karman çorman..
İnsan olmak, düşünmek, okumak, yazmak, tartışmak, büyümek, büyütmek için..
Merhaba ey okur, sen de bana yaz emi ..